28 Şubat sürecinde REFAHYOL iktidarına karşı gösterilen tepkilerin kaynağı, aslında dört türlü korku psikolojisine dayanıyordu.Bu dört korku psikolojisinden ilki, "iktidar şansını kaybetme korkusu" , ikincisi "rant ve mefaati kaybetme korkusu", üçüncüsü "rejim ve can korkusu", dördüncüsü İse "taassup korkusu" idi.Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel İle saiyasi parti liderlerinden Mesut yılmaz, Bülent Ecevit ve Deniz Baykal'ın korkulan, "siyasi rekabet havasından, iktidar olma şansını kaybetme endişesinden", kaynaklanırken, TÜSİAD ve rantiyeci medyanın korkusu "faiz rantlarının", ABD ve İsrail'in korkusu ise "siyasi menfaatlerinin elden gideceği" psikozuydu.Bazı TSK mensupları ile bir kısım alevi cemaatlerinin endişesi ise, "rejim elden, canım tenden gider" evhamıydı.Aydın geçinen bazı çevrelerin korkusu ise, "içkim ne olacak, başımı örtecekler mi?" kaygısı, yani taassup korkusuydu.Bu korkuların ilk ikisinde kısmen haklılık payı vardı. Ama son ikisi tamamen evhamdı. Bu evham bir merkezden yıllardan beri kurgulanan dürtülerden kaynaklanıyordu. Söylentisi var, ama kendisinden ortada eser yoktu. İşin garibi endişelerin haklı olduğunu ispat edebilmek için zaman zaman sahnelenen oyunlar ve provakasyonlar da bir türlü dikiş tutmuyordu.