Ben, hadisatı affediyorum. İnsanlardan gördüğüm fenalığı bir yangın, bir yıldırım gibiönüne geçilemez bir kaza telakki ediyorum. Sevdiklerimden ayrılırken, sükûta,ebediyete kavuşurken beynime hücum eden hatıraların arasında o galiz çehreyi görmekistemiyorum. Yalnız şiir, yalnız aşk, yalnız güzellik.Cemil SüleymanFecr-i Âti topluluğunun önde gelen isimlerinden Cemil Süleyman, yaşadığı dönemdezorluklarla dolu bir hayatın ortasına savrulmuştur. 1912 yılında doktorluk görevinebaşlamış; Balkan Savaşları, Suriye ve Kafkasya'da ölümle boğuşmuş; insanlık tarihininen feci olaylarına şahit olmuştur. Savaş yıllarında iki defa yaralanır, birinde ölümdendöner. Ömrünün yarısı uzak müstemlekelerde, sahralarda, badiyelerde geçer. Bütünbunlara rağmen hatırladıklarını yazmak onun için bir iptiladır. Ömrünün son üç yılındaseçkin bir üslup ve ince nüktelerle yazdığı hatıralarını gazetelerde yayınlar.Cumhuriyet'in ilanı ile hissedilen değişimi satır aralarına ustaca yerleştiren CemilSüleyman, çocukluk günlerinin geçtiği Osmanlı dönemi ile Cumhuriyet dönemininpanoramasını sunar. Kendi geçmişi ile bugünü arasında ilmekler dokurken aslında bircoğrafyanın geçmişini ve şimdisini de gözler önüne serer.Cemil Süleyman Alyanakoğlu'nun mirasına bir saygı olarak bu esere KendiCennetlerinde ismi uygun görüldü. Hüseyin Bargan tarafından titizlikle yayına