Gönderilen mektuptaki manzumeyi okuyan Kanûni Sultan Süleyman'ın kalbi sızlar. Evlat acısını daha evvel en derinde yaşayan ve büyük ıstıraplara duçar olan koca sultan, yine büyük ve dayanılmaz bir acının eşiğindedir. Uçurumun başında ağlayan oğulun celladına yalvarışlarını hisseder yaralı yüreğinde. Babalık ve cellatlık arasında gider gelir.Uçurumun kenarındayım, düştüm, düşeceğim; kurtar beni! diye yalvaran oğluna, alır eline kalemi ve bir cevap yazar:Ey dem-a-dem mazhar-ı tugyân u isyânum oğulTakmayan boynına hergiz tavk-ı fermânum oğulBen kıyar mıydum sana ey Bâyezid hânum oğulBî-günâham dime bâri tevbe kıl cânum oğulKadimden töredir kardeşe kıymak. Atayı, anayı gasle koymak. Kabil ki Habil'e kıydı ezelden. Adet oldu, hanlar buna uymak.Osmanlı Devleti'nin 600 seneyi aşkın hüküm süresince beşi XIV'üncü, sekizi XV'inci, beşi XVII'inci, 42'si XVI'ıncı, ve biri de XVIII'inci asırda olmak üzere toplam 61 şehzâdesini devletin bekası gerekçesiyle feda etmiştir. Bunların arasındaki 22 şehzâde bilfiil isyan ettikleri, diğerleri ise ilerideki hayatlarında isyan edebilecekleri gerekçesi ile öldürülmüştür.Osmanlı şehzadelerinin sıra dışı hayat hikâyelerini okurken tüyleriniz ürperecek, gözyaşlarınıza hâkim olamayacaksınız.